Floresans ve fosforesans, analitik kimya, biyolojik görüntüleme ve malzeme bilimi gibi moleküler özelliklerin tespit edildiği ve hücresel yapıların görselleştirildiği alanlarda temel fenomenlerdir. Bu lüminesans davranışlarını etkileyen değişkenleri anlamak, uygulamalarında doğruluğu ve verimliliği en üst düzeye çıkarmak için çok önemlidir. Bu değişkenler, kimyasal yapı, çözücü özellikleri ve dış koşullar olarak geniş bir şekilde gruplandırılabilir; her biri floresans ve fosforesansın yoğunluğunu ve verimliliğini belirlemede ayrı bir rol oynar.
Kimyasal Yapı
Kimyasal yapı floresansı ve fosforesansı önemli ölçüde etkiler. Düşük enerjili π-bağı ve π-olmayan bağların geçişlerine sahip aromatik bileşikler yoğun floresans sergileme eğilimindedir. Bunun aksine, alifatik ve alisiklik karbonil yapılar ya da eşlenik çift bağ yapıları da floresans gösterebilir, ancak daha düşük bir ölçüde floresans göstermektedir. Kinolin ve izokinolin gibi kaynaşmış halkalı bileşikler de sıklıkla floresans gösterir. Benzen halkasının sübstitüsyonu, absorpsiyonun maksimum dalga boylarını ve floresans emisyonunu önemli ölçüde etkileyebilir. Örneğin, halojen sübstitüsyonu, triplet duruma geçiş olasılığını artıran ağır atom etkisini gösterir. Bu arada, karboksilik asit veya karbonil grubu sübstitüsyonu genellikle floresansı engeller.
Floren gibi rijit yapılara sahip moleküllerin yüksek kuantum verimliliği gösterme olasılığı daha yüksek iken, rijit olmayan moleküller artan iç dönüşüm hızlarına maruz kalır ve bu da radyasyonsuz deaktifleştirmeye yol açar.
Çözücü Özellikleri
Çözücü seçimi, floresans yoğunluğu için kritik öneme sahiptir. Daha yüksek sıcaklıklarda, moleküler çarpışma arttıkça kuantum verimliliğini azaltır. Düşük viskoziteli çözücüler, floresansı azaltarak eksternal dönüşümü artırarak floresansı azaltırken, ağır atom içeren çözücüler floresansı suprese eder ve fosforesansı artırır.
Çözünmüş oksijenin varlığı, floresans türlerinin oksidasyonunu indükleyerek veya triplet duruma geçişi uyararak floresansı söndürebilir.
Eksternal Koşullar
pH gibi çevresel faktörler, özellikle asidik veya bazik sübstitüentlere sahip aromatik bileşiklerde floresans davranışında rol oynar. Bu bileşiklerin protonlanmış ve protonlanmamış formları, hem emisyon yoğunluğunda hem de dalga boyunda farklılıklar gösterir. Bu asit-baz titrasyonlarında eşdeğerlik noktasının tespit edilmesinde uygulanan bir prensiptir.
Bölümden 12:
Now Playing
Introduction to Molecular Spectroscopy
395 Görüntüleme Sayısı
Introduction to Molecular Spectroscopy
1.8K Görüntüleme Sayısı
Introduction to Molecular Spectroscopy
1.3K Görüntüleme Sayısı
Introduction to Molecular Spectroscopy
934 Görüntüleme Sayısı
Introduction to Molecular Spectroscopy
2.8K Görüntüleme Sayısı
Introduction to Molecular Spectroscopy
2.4K Görüntüleme Sayısı
Introduction to Molecular Spectroscopy
1.3K Görüntüleme Sayısı
Introduction to Molecular Spectroscopy
1.2K Görüntüleme Sayısı
Introduction to Molecular Spectroscopy
999 Görüntüleme Sayısı
Introduction to Molecular Spectroscopy
1.7K Görüntüleme Sayısı
Introduction to Molecular Spectroscopy
582 Görüntüleme Sayısı
Introduction to Molecular Spectroscopy
509 Görüntüleme Sayısı
Introduction to Molecular Spectroscopy
342 Görüntüleme Sayısı
Introduction to Molecular Spectroscopy
485 Görüntüleme Sayısı
JoVE Hakkında
Telif Hakkı © 2020 MyJove Corporation. Tüm hakları saklıdır