Akut böbrek hasarı, dolaşımın geri dönüşünden sonra kardiyak arrest olan hastalarda yüksek mortalite ile ilişkili önemli bir risk faktörüdür. Bu prosedür akut böbrek hasarını indüklemek için yapılabilir. Bu protokol, renal iskemi reperfüzyonunu doğru, güvenli ve tutarlı bir şekilde indüklemektir.
Prosedürü gösteren, laboratuvarımdan bir asistan olan Huang Cheng-Wei olacak. Başlamak için, anestezi uygulanmış sekiz haftalık bir C57BL / 6 erkek fareyi, vücut ısısını korumak için elektrikli battaniyeli bir ameliyat platformuna yüzüstü pozisyonda yerleştirin. Ardından, arkaya dokunun, lomber omurgayı bulun ve son kaburganın her iki tarafının altındaki costovertebral açıları arayın.
Tıraş etmek için epilasyon losyonu uygulayın ve costovertebral açı bölgesinin her iki tarafına yakın saçları ovalayın. Cerrahi bölgeyi bir Betadine solüsyonu ve pamuk topları kullanarak% 75 alkol kullanarak dezenfekte edin. Cildi sol costovertebral açının altına nazikçe kaldırmak için ince uçlu forseps kullanın.
Daha sonra makas kullanarak sol kanatta lomber orta hattan cilt gerginlik çizgileri boyunca bir santimetre eğik dorsolateral kesi oluşturun. Ardından, sol böbreği görselleştirmek için sol kanadın kas duvarını kesin. Sol böbreği forseps ile çevre dokudan dikkatlice itin ve ayırın.
Ardından, böbrek pedikülünü tanımlayın. Sol renal pedikülü mikrovasküler bir klipsle sıkıştırın. Böbrek renginde pembeden koyu kırmızıya gözle görülür bir değişiklikle iskemiyi doğrulayın.
Sıkıştırma sırasında kurumayı önlemek için, böbreği steril tuzlu suyla ıslak pamuk topları ile örtün. 25 dakika sonra, sol böbreğin reperfüzyonunu başlatmak için sol mikrovasküler klipsi açın. Böbreği karın boşluğuna geri getirin.
Karın boşluğunu 6/0 emilebilir dikiş materyalleri ile kapatın. Serbestçe hareket etmeye ve beslenmeye başlayana kadar fareyi gözlemleyin. Renal pedikül klemplemesi sonrası renal iskemi burada gösterilmiştir.
Böbrek renginin pembeden koyu kırmızıya doğru değişmesi, böbrek perfüzyonunun yetersiz hale geldiğini ortaya koymaktadır. Kontrollerle karşılaştırıldığında, renal reperfüzyondan iki gün sonra serum kan üre azotu ve kreatinin düzeyleri arttı. Bu teknik, araştırmacıların akut böbrek hasarına karşı yeni terapötik yaklaşımları keşfetmeleri için bir yol açmaktadır.